Haber

Yabancılara Göre ‘En Kazançlı Yatırım Türk Devlet Tahvili Olabilir’ Ama Dolar 33 Lira, Faiz Oranı 40 Olsa!

Yabancıların gelişen tahvil piyasalarına dair umudu, hisseleri tarihinin en düşük seviyelerinde bulunan TL tahvillere yöneldi. 2024 seçimleri sonrasını sabırsızlıkla bekleyen yabancı yatırımcıların dolar, enflasyon ve faiz beklentileri dikkat çekti. İşte Bloomberg’den Uğur Yılmaz ve Beril Akman’ın haberi…

Kaynak:https://www.bloomberg.com/news/articl…

Mart 2024 sonunda yapılacak yerel seçimlerden sonra yaklaşık 4 yıl boyunca seçim yapılmayacak. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra geri dönen klasik ekonomi politikalarında iyileşme görerek vatandaşların rahatlaması için artık yeterli zaman var.

Dünyanın en büyük yatırımcıları, gelişmekte olan ülkelerin 8 trilyon dolarlık tahvil piyasasında gelecek yıl için en büyük beklentilerini TL cinsinden tahvillere (DİBS) bağladı.

Beklentilere rağmen fonlar henüz pozisyon almadı. DİBS’e beklenen para girişinin seçimlerden sonra olacağı söyleniyor.

Aralarında 2 trilyon dolarlık bir fonu yöneten Amundi gibi büyük fonların da bulunduğu para yöneticileri, Türkiye’nin faiz artışlarında daha fazla ilerleme kaydetmesini ve serbest bırakılarak Türk lirasının biraz daha değer kaybetmesini bekliyor.

Seçim sonrası yapılan 5 faiz artışındaki toplam 2650 baz puanlık artış bile TCMB’nin gelecek yıl sonu için öngördüğü enflasyon oranının altında kalıyor. Öte yandan TCMB Enflasyon Raporu’nda ilave faiz artırımının yolda olabileceği sinyalini de verdi.

Amundi ve Itau Asset Management gibi şirketler yüzde 5 ila 10 puanlık bir artış daha beklerken, bunun 2023 sonundaki seviye olacağı düşünülüyor.

Itau Unibanco’dan Scott Grimberg, “Politika yapıcılar politika faizini yüzde 40 ve üzerinde koruyabilirse, TL birkaç ay yatay seyrederse ve 2024’te politika devamlılığı sağlanırsa TL tahviller yabancı yatırımcılar için çok cazip hale gelecektir.” ‘Türkiye’nin iç borcu 2024’te gelişmekte olan piyasa yatırımcıları için yılın en karlı dönemi olabilir’ ifadesi dikkat çekti.

Yabancıların tahvil piyasasına dönüşü önemli bir atılım olurken, yabancıların DİBS’deki statüsü on yıl önceki zirve seviyesi olan 70 milyar dolardan 1 milyar dolara geriledi. .

Devlet tahvilleri gelişmekte olan piyasalarda seçim sonrası dönemden bu yana en kötü performansı sergilerken, Eylül ayında Türk bankalarının yurt dışı şubelerinden kaynaklandığı düşünülen kısa alım dalgası dışında piyasaya girişler kayda değer değildi.

Avrupa fonu Amundi’nin gelişmekte olan ülke tahvilleri yöneticisi Sergei Strigo, Türkiye’ye olan talebin artmasının faiz oranlarının en az yüzde 40-45’e ve dolar/TL’nin 30-33 civarında olmasına bağlı olduğunu söyledi. Yüzde 62 seviyesindeki enflasyonun da istikrar kazanması gerektiğini vurguladı.

İçinde “heterodoks”, “epistolojik kopuş” gibi kavramları barındıran ekonomi politikalarının sekteye uğrattığı varlıklardan biri olan DİBS, ekonomi yönetimi amacıyla araç olarak kullanıldı.

Bankalar, kredi amaçlı menkul kıymet alımı, müşterilerin KKM’ye iadesi vb. nedeniyle cezalar ödedi. Geçen ay kısmen kaldırılan düzenlemeler, devlet tahvili getirilerini yapay olarak baskıladı. Yatırımcılar ayrıca ‘şişirilmiş’ fiyatlarla tahvil almaktan vazgeçti.

Seçim sonrası klasik siyasete yönelen Türkiye’nin 10 yıllık gösterge tahvil faizleri yüzde 20’nin üzerinde artarak tüm zamanların en yüksek seviyesi olan yüzde 30’a ulaştı.

JPMorgan stratejistleri 10 yıllık GDS’nin rayiç değerinin yüzde 35,7 civarında geri döndüğünü görürken, bu seviyeye ulaşana kadar “kenarda kalacaklarını” ifade etti.

Londra’dan Abrdn Yatırım Müdürü Viktor Szabo, ‘Yeni ve yetenekli ekonomik grubun olumlu adımlarını görmek cesaret verici olsa da zorluklar büyük’ ​​dedi ve ekledi, ‘Henüz Türkiye’ye yatırım yapmıyoruz. “Hem faiz oranlarının hem de döviz kurlarının daha fazla ayarlanması gerekiyor” şeklinde bir açıklama yaptı.

Offshore TL swap piyasasında halen yürürlükte olan kısıtlamalar ekonomi yönetiminin çözmesi gereken öncelikler arasında yer alırken kaynaklara göre Türk yetkililerin kısa vadede yurt dışı TL arzına yönelik tavanı gevşetmesi beklenmiyor.

Çünkü bu durum açığa satışların artması riskine yol açacaktır. Swap kısıtlamaları yabancı yatırımcıların TL varlıklardaki riski yönetmelerini de engelliyor.

Siyasi açıdan Mart ayında yapılması planlanan yerel seçimler yabancıların girişini engellediği gibi, hükümetin yılbaşından sonra para musluklarını açması riskini de beraberinde getiriyor.

Şimşek ve grubu yatırımcılara Erdoğan’ın tam desteği konusunda güvence verirken, Societe Generale stratejisti Marek Drimal, “Yeni ekonomi ekibi Türk ekonomisini doğru yola sokmayı başarırsa önümüzdeki yıl önemli miktarda sıcak para akışı yaşanabilir” dedi.

2024’teki yerel seçimlerden sonra 4 yıl boyunca seçimsiz bir dönem yaşanacak. Bu sürenin ortodoks politikaların halkı mutlu edecek sonuçlar üretmesi için yeterli olduğu söylenirken, Van Eck Associates Asset Management ‘istikrar’ konusundaki kararlılığın devam etmesi halinde fırsat kolluyor.

Van Eck’ten David Austerweil, “Geçmiş politikaların izlerini silmenin piyasaları nasıl etkileyeceğini görmemiz lazım” derken, “Önümüzde sadece yerel seçimlerin olması siyasette tersine dönme riskini azaltıyor” dedi. yakın dönemde.”

Bloomberg’in TL ve tahvillerle ilgili haberi sosyal medyada ilgi gördü.

Uzmanlar yabancıların “geri dönüş” taleplerini yorumlarken,

Doların seviyeleri de dikkat çekti.

Yabancıların girişine ilişkin hususlar,

Koşul mu, beklenti mi?

Önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Ne düşünüyorsun?

Yorumlarda buluşalım.

haliliyehaber.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort